Gingko Biloba Ekstresinin İyi Geldiği Hastalıklar

Gingko Biloba, hafızayı güçlendirmek amacıyla kullanılan ve “akıllı bitki” olarak da adlandırılan önemli bir doğal destektir. Ayrıca Dolaşım üzerinde pozitif etkileri bulunan, güçlü bir antioksidandır. Kalp, beyin ve vücudunuzun oksijenden daha verimli yararlanmasını sağlar. Zihinsel fonksiyonları artırıp, kas ağrılarını azaltır. Kan basıncını düşürerek, kanın pıhtılaşmasını, dolayısıyla damarlarınızın tıkanmasını önler. Gingko Biloba aynı zamanda güçlü bir yaşlanmayı geciktiricidir.

Ginkgo Biloba Ekstresi

Ginkgo biloba’nın etkinliği içeriğindeki Flavon Glikosidleri ve Terpen Laktonlarından kaynaklanmaktadır. Hafızayla ilgili etkisi terpen laktonlarıyla, antioksidan etkisi ise flavon glikosidleriyle ilişkilidir.Kurutulmuş yapraklardan ekstrakte edilen ve müteakip arıtma işlemleriyle hazırlanan özel standardize ekstre içeren hazır preparatların kullanılması gerekir. Ham (kurutulmuş yaprağın) tedavide yeri yoktur. Alman E Komisyonu sadece Ginkgo Biloba yaprağından ekstrakte edilmek suretiyle üretilen, %22-27 flavon glikozitleri, %5-7 terpenik laktonlar ve azami 5 ppm ginkgol asidi içeren standardize kuru ekstreyi önermektedir. Bu şekilde hazırlanmayan ekstrelerin yeterince etkili olmadığı kabul edilir.

Hafıza

Ginkgo Biloba etkinliği birçok araştırmayla kanıtlanmış bir bellek takviyesidir. Ginkgo ağacının meyve ve yapraklarından elde edilen bitkisel özüt sadece alzheimer’a bağlı hafıza sorunlarında değil, damarsal kökenli hafıza proplemlerinde de yararlı olabiliyor. Ginkgo’nun Beta Amiloid oluşumunu önleyebildiğini gösteren bazı kanıtlar bulunmaktadır. Beta Amiloid anahtar patolojik bir proteindir ve alzheimer hastalığının olası nedeni olarak düşünülmektedir.

Sürekli dikkat gerektiren ya da yoğun ve stresle çalışan kişilere; dikkat, enerji ve performansı artırmak için önerilmektedir. Stresten kaynaklanan unutkanlık için doğal bir seçenektir. Konsantrasyon ve hafızayı güçlendirirken aynı zamanda enerji desteği de sağlar. Özellikle beyne giden kan dolaşımını artırır. Böylece beyne daha fazla oksijen gider ve bu çok önemlidir, çünkü beyin hücreleri düşük oksijen seviyesine karşı çok hassastır ve kolayca ölürler.

Çeşitli araştırmalarda Ginko Bilobanın öğrenme gücü ve hafıza üzerindeki etkileri incelenmiş ve Ginko kullanan gönüllülerde akılda tutabilme ve dikkat gibi hususlarda daha yüksek performans alınabildiği, psikolojik konsantrasyon gelişimi gözlendiği tespit edilmiştir. İngiliz araştırmacılar tarafından bilimsel kriterlere uygun olarak gerçekleştirilen bir çalışmada; 40 yaş altında 15 sağlıklı genç gönüllüye günlük 360 mg Ginkgo Biloba ya da 200 mg Panax ginseng kökü içeren droglar verilmiş ve 4 saat sonra beynin elektroensefalografik incelemesi yapılarak bazı özel testler uygulanmıştır. Analiz sonuçlarında her iki bitkinin de beyin elektrik aktivitesini uyardığı tespit edilmiştir. Deney sonucunda ginkgo ve ginseng’in deneklerin algılama hızını belirgin oranda artırdığı ortaya konulmuş.

Alzheimer

Bunama ve alzheimer hastalığı, yaşlılıkta insanları bekleyen en önemli tehlikelerden biri olarak kabul ediliyor. Yürütülen bilimsel ölçekte deneysel ve klinik çalışmalar ginkgo yapraklarından hazırlanan özütlerin hafıza kaybına bağlı bu tür sorunları geciktirebileceği göstermektedir. Ginkgo Biloba özütleri beyin damarları içerisinde kan akımının yavaşlamasına sebep olan beta-amiloit plak oluşumunu engelleyerek beyin hücrelerinin yeterince beslenmesini sağlamaktadır. Ginkgo’nun esas işlevi, plak oluşumu sonucu beyin hücrelerinde ortaya çıkabilecek hasarı azaltmak, hafif ve bazen orta derecede demanslarda tedavi edemese de yararlı olabilmektedir. Ginkgo biloba beyin damarları içerisinde plak oluşumunu azaltarak kanın daha hızla dolaşmasını sağlayarak plak oluşumuna bağlı olarak meydana gelebilecek hafıza zayıflamasını azaltır. Budapeşte üniversitesi bilim adamları Ginkgo Biloba’nın metal iyonlarının neden olduğu hücre hasarına karşı anti-oksidan etkisini araştırmışlar ve bitkinin nörolojik ve sinirsel hastalıklarlara karşı olumlu etkileri bulunduğunu belirtmişlerdir. Yapılan test sonuçlarına göre Ginkgo Biloba kullanıldığın da beyindeki metal aktivitesinin azalmıştır.Klinik çalışmalar, standardize ginkgo yaprağı ekstresinin demansın karışık tiplerinde de etkili olduğunu göstermektedir. Araştırma sonuçlarına göre dejeneratif veya damarsal beyin hasarına bağlı primer demansta ginkgo yaprağından hazırlanan özel ekstreler, en az sentetik nootropikler (örn. piracetam) kadar etkili olabilmektedir.

Amerikan Sağlık Enstitüsüne bağlı NCCAM halen 3000′in üzerinde gönüllü üzerinde, Ginkgo Bilobanın , özellikle Alzheimer demansını önleyip önlemediği, demansın ilerlemesini yavaşlatıp yavaşlatmadığı, kalp-damar hastalıklarının sıklığını ve erken ölümleri azaltıp azaltmadığını araştıran bir çalışmayı sürdürmektedir. NCCAM diğer taraftan da ginkgo bilobanın astım, multipl skleroz semptomları, periferik arter tıkayıcı hastalığı, beyin fonksiyonlarındaki azalma, antidepressanlara bağlı seksüel fonksiyon bozukluğu ve insülin direnci üzerindeki etkilerini araştırmakta, ginkgo ile sentetik ilaçların etkileşimlerini incelemektedir.

gingko biloba ekstresi

Dolaşım Sistemi

Ginkgo biloba’nın dolaşım sistemine olumlu etkilerinin olduğunu gösteren çok sayıda araştırma mevcuttur. Ginkgo yapraklarından üretilen özütlerin hem kan damarlarında genişleme yaparak, hem de kanı inceltip yapışkanlığı azaltarak dokuların kanlanmasını arttırdığı, beyin ve diğer dokuların oksijenasyonunu çoğalttığı gösterilmiştir. Ginkgo biloba’nın kan basıncını düşürdüğünü, kanı inceltip pıhtılaşmayı engellediği ve bu şekilde damar tıkanıklığını önleyebildiğini kanıtlayan araştırmalar bulunmaktadır.

Cinsel Performans

Ginkgo Biloba’nın cinsel organlarda Nitröz Oksid üretimini arttırdığı, cinsel organların kanlanmasını sağladığıve bu organlara giden damarları genişletip daha çok kan almalarını kolaylaştırdığını gösteren araştırma verileri mevcuttur. Ayrıca L-Arginin ve Ginseng ile beraber kullanıldığında cinsel gücü destekleyici etkisi daha da artmaktadır.

Periferik Arter Tıkayıcı Hastalığı

Araştırmacılar periferik arter tıkayıcı hastalığında ginkgo yaprağından hazırlanan özel ekstrelerinin faydalı olabileceğini belirtiyorlar. Raynaud Hastalığı (genellikle parmak arterlerinde kriz şeklinde ortaya çıkan daralmaya bağlı parmak solukluğunu takibeden morarma ve ardında ağrılı kızarıklık), akrosiyanoz (18 derecenin altındaki ısılarda uçlarda morarma) ve postflebitik (toplardamar iltihabı-tıkanması sonrası) sendromda da endike olduğu belirtiliyor.TinnitusGinkgo yaprağı, özellikle mikrodolaşımı ve iç kulaktaki kokleanın dolaşımını uyarması, doku üzerindeki antiiskemik etkileri gibi sebeplerle kulak çınlamasının (tinnitus) tedavisinde kullanılmaktadır. E Komisyonu 8 haftadan uzun tedavinin faydasız olduğunu belirtilmişse de, klinik çalışmalara ve pratik deneyimlere göre birkaç ay-yıllık tedavi etkili olabilmektedir.

Glokom

Göz tansiyonu olarak da bilinen glokom sinsi ilerleyen bir hastalıktır. Belirtiler ortaya çıktığında genellikle görme sinirlerinde ağır hasar oluştuğundan hızla ilerleyerek görme kaybına neden olur. Her yaş grubunda görülebiliyor ve bu yüzden erken teşhis oldukça önemlidir Kore’nin Seul şehrinde bir hastanede glokom teşhisi konulan hastalar içerisinden kriterlere uyan 30 gönüllü üzerinde yürütülen bir çalışmada Ginkgo özütünün damar genişletici ve kan sulandırıcı etkilerinin yanı sıra antioksidan özelliği dikkate alınarak normal basınçlı glokom hastalarında retina kan akımı üzerinde etkisi incelenmiştir. Çalışmada hastalara 4 hafta süresince günde 19.2 miligram flavonoit üzerinden standardize edilmiş 80 miligram ginkgo biloba özütü veya plasebo verilmiştir. Başlangıç ve süre sonunda hastalarda fiziksel muayene ve farklı beş noktadan retina da kan akımı ölçümleri (konfokal taramalı laser doppler akış ölçer) yapılmıştır. Test sonuçlarına göre yapılan değerlendirmede, göz içi basıncında herhangi bir değişiklik görülmemesine karşın, ölçüm yapılan tüm retina noktalarında plasebo grubuna göre kan akımının belirgin bir şekilde arttığı saptanmıştır.

Hipoglisemi

Japonya’da yapılan araştırmalar Ginkgo Bilobanın, hipoglisemi durumunda cytochrome p-450 mekanizması yardımıyla kana daha fazla insülin bırakılmasını sağlayarak, kan şekerini düzenlediğini göstermiştir.

Dikkat Eksikliği Bozukluğu

Dikkat Eksikliği Bozukluğu çocuklarda ve adolesanlarda dikkat yetersizliği, dalgınlık, huzursuzluk ve hırçınlık gibi belirtiler ile ortaya çıkan bir proplemdir. İtalya’da bir hastanenin çocuk ve adolesan psikolojisi kliniğinde uygulanan dar kapsamlı ve açık bir çalışma; 17 ile 19 yaşları arasından seçilen ve dikkat eksikliği bozukluğu olduğu uluslararası kriterlere (DSM-III-R) uygun olarak teşhis edilen dördü erkek, ikisi bayan altı kişi üzerinde yürütülmüştür. Çalışmada 4 hafta boyunca günde 200 mg standart Ginkgo özütü verilmiştir. Süre sonunda hastalara 60 kadar hususun değerlendirildiği Wender-Utah Questionnaire testi uygulanmış ve ginkgo kullanımının rahatsızlığın belirtilerini belirgin ölçüde iyileştirdiğini tespit edilmiştir.

Yorum yapın